Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | detaylı olarak | in detail zf. | ||
Tom explained in detail what he had seen. Tom gördüklerini detaylı olarak açıkladı. More Sentences |
||||
Genel | detaylı olarak | thoroughly zf. | ||
All bathrooms must be thoroughly cleaned before opening. Tüm banyolar açılmadan önce detaylı olarak temizlenmelidir. More Sentences |
||||
Genel | detaylı olarak | in depth zf. | ||
Phrases | ||||
İfadeler | detaylı olarak | in profile expr. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | detaylı olarak hazırlanmış | well documented s. |
Genel | oldukça detaylı olarak | up-close zf. |
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | detaylı olarak incelemek | elaborate on f. |
Photography | ||
Fotoğrafçılık | nesnelerin çok yakından ve detaylı olarak çekildiği fotoğrafçılıkta kullanılan bir objektif | macro lens i. |
Abbreviation | ||
Kısaltma | herhangi bir şekilde detaylı olarak tanımlanmamış hastalık | n.o.s. (not otherwise specified) i. |